26 Nisan 2012 Perşembe

Özledim, hepsi bu.

Bu biraz isyan yazısı gibi olacak ama, neden benim hayatım hep birilerini özlemekle geçiyor ? Neden şu hayatta en çok hissettiğim duygu özlem ?

Elimde olsa bütün sevdiklerimi psikopat gibi bir evin içine kapatırdım, orda hepimiz mutlu mesut yaşardık. Ev baya iddialı oldu ama.. Bir tane senaryo yazmıştım üniversitede, bütün sevdiklerimi bir adaya götürüyordum ve orada yaşamaya zorluyordum. Survivor misali, ama daha moderni böyle Maldivler vari bir adada.. Baya bir kavga çıktı problem oldu. Ne yani, alt tarafı masumane bir istek benimkisi. İnsan sevdiğini mutlu görünce daha bi mutlu olmaz mı ? Ben daha mutlu olacağım işte öyle, herkes benim mutluluğumu görüp mutlu olsa, güzel güzel yaşayıp gitsek hiçbir sorun kalmayacak.

Nerden geliyor bu istek ? Ben tam 9 sene önce ailemden ayrılıp başka bir şehre yerleştim. İşte, ilk olarak ailemden ayrı düşmemle başladı bütün bu maceram. Sonrasında, dostlarım, sevgililerim derken, herkes, hep en sevdiklerim benden uzaktaydı. O kadar zor ki, yaşamayan bilemez. İlk beni Ankara’ya bıraktıkları gün özgürlük diye bağırıp koşarken merdivenlerden yuvarlandığımda tahmin etmeliydim bir şeylerin ters gideceğini. Resmen benim kaderim bu ya, ayrıntılı anlatsam ağzınız açık kalır. Özetle, ilk en iyi dostlarımı geride bıraktım, sonra ailem beni bıraktı Ankara’ya. Aşık olayım desem, sürekli bir Ankara-İstanbul mesafesi vardı arada. Onun dışında, kardeşim, hayatımın aşkı yurt dışında zaten.  Annemle babam desen, 9 senedir onlardan ayrı yaşamak o kadar zor ki. Alıştım evet, ama yine de çok zor. Dostlarım desen, evet çoğu burada, ama kardeşim dediklerim, yine uzaktalar.

İşte bu yüzden, şu hayatta en çok yaşadığım, en çok beni üzen, en çok tahammül edemediğim, şuan bunu yazarken bile gözlerimden yaşlar süzülmesine neden olan şey bu, özlemek ! Ben çok sıkıldım artık. Evet, özlemek güzel şey, özlemek bazı şeyleri taze tutar bilmem ne. Ama benim için geçerli değil bu. Benim zaten sevgim yetmiyor kimseye, yani sevmelere doyamıyorum, kimseye yeterince doyamıyorum. İlgi manyağı aptalın tekiyim. İlgi varsa varım, yoksa yokum. Evet, alıştım kalbimin büyük bir kısmının benden uzakta olmasına, ama en azından, sevgilim dediğim insanın, yani ruh eşim diyeceğim insanın benden uzakta olmasına artık tahammülüm yok. Bir şeylere bir süre sabredebilirim evet, ama bu beni o kadar itiyor ki, resmen korkuyorum. En büyük korkum, en büyük endişem. Yanımda olsun, dibimden ayrılmasın, sıksın beni boğsun resmen, yeter artık diyeyim. Saçmalama demeyin, benim hayalim bu. Ne kadar basit ve küçük değil mi ? Öyle olmuyor işte. Ama inşallah olur. Benim hep yanımda olan insan olacak benim evleneceğim insan. Acelem yok, bu yüzden yok. Güvenmem gerek benim. Benim hep yanımda olacağına, hiç bırakmayacağına güvenmem gerek. Mesafeler hep hayatımın içinde, ama hiç bana göre değil. Çok üzülüyorum işte, o kadar. Özledim… Kimleri kimleri bir saysam…….


Neyse,
Belki cennette, o rüyalarımdaki adada, sonsuza kadar hepsiyle birlikte yaşarım. ;)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder